MEZHEP NEDİR
Mezhep, büyük din müctehidlerinin edille-i şer’iyyeden çıkardıkları mes’eleler ve hükümler topluluğudur.
Peygamberimiz (s.a.v.) hayâtta iken Müslümanlar her türlü meselelerini Efendimizden, ondan sonra ise Sahâbe-i Kirâm’ın büyüklerinden sorup öğreniyorlardı. Mezheb İmamları dinî meseleleri Sahâbe-i Kirâm’dan ve tâbiînden öğrenmişler ve bunları bir araya toplamışlardır. Âyet, hadîs ve icmâ’da bulunmayan hususlarda da kendi görüşlerini yani ictihadlarını bildirmişler, böylece mezhepler meydana gelmiştir.
Sözlükte “mezhep, gidilen yol” demektir. Terim olarak “bir dinin, bilginleri arasındaki yorum farklarından meydana gelen görüşleri” demektir. İslam dininde de mezhepler vardır. Bunlar arasında temelde bir ayrı- lık yoktur. Hepsi de Kur’an-ı Kerim’i ve peygamberimizin sünnetini esas almışlardır. Ancak, hakkında açık ve kesin nass (ayet veya hadis) bulunmayan hususlarda bilginler ictihad etmişler, görüş bildirmişlerdir.
Peygamberimiz, Sahabilerden Mu’âz’ı (ra.) Yemen’e hâkim olarak gönderirken kendisine şöyle sormuştu: Yemen’de ne ile hükmedeceksin? Mu’âz, Allah’ın kitabı Kur’an ile hükmedeceğim, dedi. Peygamberimiz, Aradığını Kur’an’da bulamazsan ne yapacaksın, buyurdu. Mu’âz,Resulullah’ın sünnetiyle hükmedeceğim, dedi. Peygamberimiz,Onda da bulamazsan ne yapacaksın, buyurdu.
Mu’âz, Kendi görüşümle hükmedeceğim, diye cevap verdi. Mu’âz’ın bu cevabından peygamberimiz memnun oldu ve bundan ötürü Allah’a hamdetti. Bundan anlaşılıyor ki bir olay hakkında Kur’an-ı Kerim’de ve peygamberimizin sünnetinde kesin bir ifade yoksa müctehid, ictihad ederek konuya çözüm getirir. İctihad etme yetkisi olan bilginler, bir olay hakkında aynı görüşü ortaya koyabilecekleri gibi birbirinden farklı görüşler de belirtebilirler. İşte, mezhepler, böyle hakkında açık ve kesin hüküm bulunmayan olaylardaki birbirinden farklı yorumlardan meydana gelmiş bulunmaktadır.
İtikatta ve amelde hak mezheb;
Ehl-i sünnet ve Cemâat mezhebi’dir. Bu da Peygamber Efendimizin ve Ashâbının itikad (inanç) ve ameli üzere olanların mezhebidir. Ehl-i sünnet ve cemâat mezhebinin i’tikatta imamları ikidir:
1- İmam Ebû Mansûr Mâtürîdî
2- İmam Ebü’l-Hasen Eş’arî. İmam Ebû Mansûr Muhammed Mâtürîdî Hazretleri,
Hicrî 280 (M. 894) târihinde Türkistan’da, Semerkand şehrinin Mâtürid köyünde doğmuş ve H. 333 (M. 945) târihinde Semerkand’da vefât etmiştir.
İmam Eş’arî Hazretleri H. 260 (M. 873) târihinde Basra’da doğmuş, H. 324 (M. 936) da Bağdat’ta vefat etmiştir.
Amelde Hak Mezhebler
Ehl-i Sünnet ve Cemâat’in amelde mezhebi dörttür:
1- Hanefî Mezhebi:
İmamı, İmâm-ı Â’zam Ebû Hanîfe’dir. Adı Nu’mân, babasının adı Sâbit’tir. H.80 (M. 699) târihinde Kûfe’de doğmuş, H.150 (M. 767) târihinde Bağdat’ta vefat etmiştir.
Sünni Müslümanlar arasında yaygın amelde mezhepler Hanefi, Şafii, Maliki ve Hanbeli olmak üzere dörttür: a) Hanefi Mezhebi Bu mezhebin kurucusu İmam A’zam’dır. Adı Nu’mân, babasının adı Sâbit, künyesi ise Ebû Hanîfe’dir. Hicri 80 (M. 699) yılında Kûfe’de doğmuştur. Ataları, Horasan illerinden Kûfe’ye göç etmiş olan İmam A’zam bü- yük ihtimalle Türk’tür. Çok iyi bir eğitim görmüş, pek çok bilginlerden ders almıştır.
18 yıl aralıksız ünlü hocalarından Hammâd b. Ebî Süleymân’ın derslerine devam etmiştir. Hammad’ın ölümünden sonra onun yerine geçerek dersleri devam ettirmiştir. İmam A’zam, bin civarında öğrenci yetiştirmiştir. İmam Ebû Yûsuf (H. 113-182/M.731-798), İmam Muhammed ibn Hasan eş-Şeybânî (H. 132-189/M. 749-804) ve Zufer ibn Huzeyl (H. 110-158/M. 728- 775) en meşhurlarındandır.
Aynı zamanda bunlar, Hanefi mezhebinin ilk müctehidleridir. Abbasi halifelerinden Mansûr, İmam A’zam’a Bağdat kadılığı (hâ- kimliği) teklif etmişti. İmam A’zam, bu teklifi kabul etmeyince onu hapse atmışlar ve dövmüşlerdi. Öyle ki dayağın etkisiyle 70 yaşında iken Hicri 150 (M. 767) yılında Allah’ın rahmetine kavuşmuştur. Hanefi mezhebi önce Irak’ta, daha sonra da Mısır, Hindistan ve Türk ülkelerinde olmak üzere her tarafta yayılmıştır.
2- Mâlikî Mezhebi:
İmamı, İmam Mâlik bin Enes’dir. H. 93 (M. 711) târihinde Medîne-i Münevvere’de doğmuş ve H. 179 (M. 795) târihinde yine Medîne-i Münevvere’de vefat etmiştir.
Bu mezhebin kurucusu İmam Mâlik b. Enes’tir. Hicri 93 (M. 712) yılında Medine-i Münevvere’de doğmuş, burada büyümüş ve yetişmiştir. İmam A’zam ve İmam Ebû Yûsuf’la da görüş- müştür. Medine halkının bilgini ve imamıdır.
İmam Mâlik’in belli başlı eseri Kitâb el-Muvatta’dır. Fıkıh ( İslam Hukuku) tertibine göre yazılmış ilk hadis kitabı sayılır. Bu büyük İslam bilgini, Hicri 179 (M. 795) yılında Medine-i Münevvere’de Hakk’ın rahmetine kavuşmuştur. Maliki mezhebi Medine’de ortaya çıkmış; Hicaz’da, Afrika’da ve Endülüs’te yayılmıştır.
3- Şâfiî Mezhebi:
İmamı, İmam Muhammed bin İdrîs-i Şâfiî’dir. H. 150 (M. 767) târihinde Gazze’de doğmuş, H. 204 (M. 820) târihinde Mısır’da vefat etmiştir.
İmam Şâfi’î büyük bir İslam bilginidir. İmam Mâlik ve İmam Muhammed’den ders okumuştur. İmam Şâfi’î, Arap dilini, şiir ve tarihini çok iyi bilirdi.
Şafii mezhebi Mısır’da, Güney Arabistan’da, Doğu Afrika’da, Azerbeycan’da, Doğu Anadolu’da, Endonezya ve Cava’da yayılmıştır.
4- Hanbelî Mezhebi:
İmamı, İmam Ahmed bin Hanbel’dir. H. 164 (M. 780) târihinde Bağdat’ta doğmuş, H. 240 (M. 855) tarihinde yine Bağdat’ta vefat etmiştir.
Mekke, Medine, Şam gibi pek çok İslam merkezlerini gezen Ahmed ibn Hanbel, İmam Şâfi’î’den de ders almıştır. Ahmed ibn Hanbel, büyük bir müfessir ve Hadis bilginidir.
40.000’den fazla Hadis ihtiva eden Müsned’i meşhurdur. Hanbeli mezhebi Bağdat, Mısır, Suriye ve Hicaz’da yayılmıştır.
Amelde birer hak mezhep olan yukarıda zikrettiğimiz bu mübârek imamların mezhepleri, Kitap, Sünnet, İcmâ-i ümmet ve Kıyâs-ı Fukahâ üzerine kurulmuştur. |