Kur’an-ı Kerim’in Özellikleri
Sözlükte okumak demek olan Kur’an, “Allah tarafından peygamberimize vahyedilen, peygamberimizden itibaren de nesillerden nesillere tevatüren nakledilmiş, mushaflarda yazılı bulunan ilahi bir kitaptır.” diye tarif edilmiştir.
Bu tarife göre Kur’an-ı Kerim’in özellikleri şunlardır:
1. Kur’an, Peygamberimize Vahyedilmiştir
Kur’an-ı Kerim, Allah tarafından Cebrail adındaki melek aracılığıyla peygamberimize Arapça olarak indirilmiş bir kitaptır. Allah kelamı- dır. Onun dil yönünden üstünlüğüne erişmek mümkün değildir. Bu husus, O’nun ilahi olduğuna inanmayan Arap edipleri tarafından da kabul edilmiştir.
Bunun içindir ki Kur’an’ın Allah kelamı olduğunda şüphesi olanlar onun küçük bir bölümünün benzerini meydana getirmeye davet edilmişlerdir.
Kur’an-ı Kerim’de konu ile ilgili olarak şöyle buyrulmaktadır:
“Eğer kulumuza indirdiklerimizden herhangi bir şüpheye düşüyorsanız, haydi onun benzeri bir sure getirin, eğer iddianızda doğru iseniz, Allah’tan başka yardımcılarınızı da çağırın.”
Kur’an’ın ilk nazil olduğu yıllarda pek çok kimse bu çağrıya uyarak onun herhangi bir bölümünün benzerini ortaya koymaya çalışmışsa da başaramayarak aciz kalmışlardır.
2. Tevatür Yoluyla Nakledilmiştir
Kur’an-ı Kerim’in Allah’ın sözü olduğunda şüphe olmadığı gibi, peygamberimize vahyolunduğu gibi hiçbir değişikliğe uğramadan gü- nümüze kadar tevatür yoluyla geldiğinde de şüphe yoktur. Tevatür, “ yalan üzerine birleşmeleri sayıca mümkün olmayan bir topluluğun bir bilgiyi aktarması” demektir. Kur’an-ı Kerim, peygamberimizden itibaren nesilden nesile bu yolla aktarılarak bize kadar gelmiştir. Bu mazhariyet, Kur’an’dan başka hiçbir kitaba nasip olmamıştır.
3. Kur’an, Mushaf Hâlinde Yazılmıştır
Kur’an-ı Kerim, yukarda da belirtildiği üzere, sure sure, ayet ayet nazil olmuştur. İnen ayetler ezberlenmiş ve de yazılmıştır. Yazılanlar daha sonra birleştirilerek mushaf hâline getirilmiştir. Bu da Kur’an’ın bir başka özelliğidir.
4. Kur’an’ın Manası Gibi Lafzı da İlahidir
Kur’an-ı Kerim, her yönüyle büyük bir mucizedir. Yalnız manası itibariyle değil, lafızları bakımından da mucizedir. Çünkü o, Hz. Muhammed’in sözü değil, Allah kelamıdır. Bu itibarla hiçbir kimsenin onun bir benzerini ortaya koyması mümkün değildir.
Nitekim Kur’an-ı Kerim’de konu ile ilgili olarak şöyle buyrulmaktadır:
“De ki: andolsun, bu Kur’an’ın bir benzerini ortaya koymak üzere insanlar ve cinler bir araya gelseler, birbirine destek de olsalar, onun benzerini getiremezler.”
Ancak, bütün uğraşmalara rağmen Kur’an-ı Kerim’in kısa bir suresinin bile benzerini yapmak mümkün olmamıştır. Bundan sonra da olmayacaktır. Çünkü O, Allah sözüdür. Böylece Kur’an-ı Kerim’in, sadece mana yönünden değil, o manayı ifade eden sözler (lafızlar) bakımından da büyük bir mucize olduğu anlaşılmıştır. |
|
|
|